Türkiye, son yıllarda dış ticaret stratejilerini güçlendirerek komşu ülkeleriyle olan ticari ilişkilerini önemli ölçüde geliştirdi. 2023 yılı itibarıyla Türkiye'nin komşu ülkelerine gerçekleştirdiği ihracatta kaydedilen artış, hem ekonomik büyümeye katkı sağlıyor hem de bölgedeki ticaret dengelerini değiştiriyor. Özellikle Orta Doğu ve Balkanlar'daki pazarların dikkate alınması, Türk ürünleri için yeni fırsatlar sunuyor. Bu artışın arkasında yatan nedenler arasında Türkiye'nin stratejik coğrafi konumu, geniş ürün yelpazesi ve yerli üretim kapasitesinin artması bulunuyor.
Türkiye'nin komşularına olan ihracatının artmasının pek çok nedeni var. İlk olarak, Türkiye'nin coğrafi konumu, ticaret yollarının kesişim noktasında yer almasıyla stratejik bir avantaj sağlıyor. Ülkenin Asya, Avrupa ve Orta Doğu ulaşımı kolaylaştıran konumu, sınır komşuları olan ülkelerle ilişkilerin güçlenmesine zemin hazırlıyor. Ayrıca, Türk ürünleri kalitesinin artması ve rekabetçi fiyatları, komşu ülkelerin Türkiye'yi tercih etmesinde büyük rol oynuyor.
Son yıllarda Türkiye’nin yerli üretim kapasitesinin artması ve inovasyona dayalı gelişimler de ihracat oranlarını olumlu etkiliyor. Pek çok Türk firması, ihracatı artırmak amacıyla üretim süreçlerini iyileştirerek daha kaliteli ve uygun fiyatlı ürünler sunma yoluna gitti. Bunun yanı sıra, hükümetin ihracat teşvikleri ve pazar araştırmalarına yaptığı yatırımlar, Türk iş insanlarının yurtdışında daha etkin olmalarına yardımcı oluyor.
Türkiye'nin komşu ülkelerine gerçekleştirdiği ihracatta özellikle Orta Doğu pazarına yapılan satışların önemli bir yer tuttuğu gözlemleniyor. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Irak gibi ülkeler, Türkiye'nin ihracatında en önemli paya sahip. Bu ülkelerdeki inşaat, otomotiv, gıda ve tekstil sektörleri, Türk ürünleri için büyük bir pazar fırsatı yaratıyor. Özellikle, Türk inşaat firmalarının yurtdışında aldığı projeler, Türkiye'nin imajını güçlendirirken, ihracat rakamlarını da artırıyor.
Ayrıca, Balkanlar’da yer alan ülkelerle de ticaret hacminin genişlemesi dikkat çekiyor. Özellikle Kosova, Arnavutluk ve Karadağ gibi ülkelerle yapılan ticaret anlaşmaları, Türkiye’nin stratejik hedefleri arasında yer alıyor. Bu ülkelerle yapılan anlaşmaların detayları incelendiğinde, karşılıklı iş birliğini artıran projelerin gündeme geldiği görülebilir. Türkiye, bu bölgelerdeki ekonomik ilişkilerini güçlendirmek adına yeni yatırımlara yöneliyor.
Sonuç olarak, Türkiye'nin komşularına olan ihracatında gözlemlenen bu önemli artış, sadece ekonomik büyümeyi desteklemekle kalmıyor, aynı zamanda bölgedeki iş birliklerini geliştirme ve Türkiye'nin uluslararası alandaki imajını güçlendirme yönünde de kritik bir adım. Türk iş dünyası, bu fırsatları değerlendirmeye devam ettikçe, komşu ülkelerle olan ticari ilişkilerin daha da derinleşmesi bekleniyor. Hükümetin destekleyici politikaları ve girişimcilerin azmi, 2024 ve sonrasında da Türkiye'nin uluslararası ticaretteki rolünü daha da güçlendirecek gibi görünüyor.