Gazze'deki sağlık durumu, yerel doktorları zor bir karar vermeye yöneltiyor. Yaşanan çatışmalar ve kısıtlamalar neticesinde, bölgedeki hastanelerdeki yoğun bakım üniteleri, kritik vaziyette olan yeni doğan bebeklerle dolup taşıyor. Doktorlar, birden fazla bebeği aynı kuvözde tutmak zorunda kalmanın yarattığı zorluklarla başa çıkabilmek için mücadele ediyor. Bu durum, yalnızca tıbbi değil, aynı zamanda etik açıdan da ciddi bir tartışma konusu haline gelmiş durumda.
Son yıllarda, Gazze’nin sağlık sistemi, artan nüfus, yetersiz altyapı ve sürekli devam eden çatışmalar sebebiyle büyük zorluklarla karşı karşıya. Uzmanlar, hastanelerin yetersiz donanımları ve kısıtlı kaynakların yanı sıra, iki yıl süren COVID-19 pandemisinin etkisinin de göz önünde bulundurulması gerektiğini vurguluyor. Hükümet desteklerinin azalması, yurt dışından gelen yardımların kısıtlı kalması, tüm sağlık hizmetlerini derinden etkiliyor.
Bu durum, özellikle yeni doğan bebekler için kritik bir tehdit oluşturuyor. Doktorlar, yetersiz kuvöz sayısı nedeniyle birden fazla bebeğin aynı kuvözde tutulmasının getirdiği riskleri hesaplamak zorunda kalıyor. Enfeksiyon riskinin artması, hijyen standartlarının düşmesi gibi tehlikeler, böyle bir uygulamanın kaçınılmaz sonuçları olurken, doktorlar bu zorunluluktan ötürü derin bir çaresizlik hissediyorlar.
Gazze'deki doktorlar, sağlık sisteminin karşılaştığı zorlukları aşmak adına uluslararası topluma sesleniyor. Onlar, sağlık yardımlarının artırılması, ilaç ve tıbbi malzeme temininde kolaylık sağlanması gerektiğini belirtiyor. Ayrıca, sağlık çalışanlarının eğitimi ve psikolojik destek alması gerektiğini vurgulayan doktorlar, bunun sağlık sisteminin güçlenmesi açısından elzem olduğunu ifade ediyor.
Bir doktor, “Bizler her gün bebekleri kurtarmak için savaşıyoruz, fakat kaynaklarımız sınırlı. Çocukların hayatlarını kurtarmak için elimizden geldiğinin en iyisini yapıyoruz, ama bu yeterli olmuyor,” diyerek yaşadıkları zorlukları gözler önüne seriyor. Aileler de bu durumdan derin etkileniyor. Yeni doğan bebeklerin sağlık durumları ile ilgili endişeler yaşayan ebeveynler, çocuklarının sağlığını korumak için hayatlarının en korkutucu anlarını yaşıyorlar.
Özellikle basında yer alan bu dramatik hikâyeler, uluslararası camiada geniş yankı buldu. Gazzeli doktorların çaresizliği ve bebeklerin aynı kuvözde tutulma durumu, insani yardımların acil bir ihtiyaç olduğunu gösteriyor. Uluslararası yardım kuruluşları da bu durumun ciddiyetini ve aciliyetini ifade eden raporlar yayınlarak, Gazze’ye yönelik yardım göndermenin önemini vurguluyor.
Sonuç olarak, Gazze’deki sağlık krizi sadece yerel bir sorun değil, küresel bir sorun hâline geldi. Doktorların sergilediği cesaret ve özveri, tüm dünyanın dikkatini çekerken, bu durumun kalıcı çözümler gerektirdiği açık bir şekilde görülüyor. Birçok anne-baba, çocuklarının sağlığı için umut beklerken, uluslararası toplumun desteği kritik bir öneme sahip. Gazze’deki bu çetin mücadeledeki mağdurların sesi duyulmalı ve gerekli adımlar bir an önce atılmalıdır.