74 yaşındaki İsmail Yıldız, Türkiye’nin köklü zanaat kültürünün yaşayan bir temsilcisi. 66 yıl boyunca babasından öğrendiği geleneksel yöntemlerle ahşap işçiliği yapan Yıldız, bu sanatı sadece bir meslek olarak değil, aynı zamanda bir tutku olarak yaşıyor. Ustalıkla yaptığı el yapımı ürünler, son zamanlarda hem yerel hem de uluslararası pazarda dikkat çekiyor. Yıldız, bu esnada oğluna da bu sanatı öğretme kararı aldı, böylece ustalığını gelecek nesle aktararak geleneği sürdürecek.
Babasıyla birlikte çocuk yaşta ahşap oymacılığına başlayan Yıldız, o günden beri bu zanaatın sırlarını öğrenmek için ömrünü adamış. Ahşapla iç içe geçen yaşamı, ona sadece bir meslek kazandırmadı; aynı zamanda yaşam felsefesi haline geldi. Geleneksel yöntemlerle yapılan her bir parça, onun için sadece bir iş değil, bir sanat eseridir. Yıldız, "Ahşap benim için bir dost gibidir. Onunla geçirdiğim zaman, bana huzur ve mutluluk veriyor," diyor.
Bugün Yıldız'ın atölyesinde yapılan çalışmalara baktığınızda, her bir ürünün arkasında uzun bir uğraş ve dikkatli bir işçilik olduğu hemen göze çarpıyor. Yıldız’ın çalışmaları arasında geleneksel Türk motifleri, modern tasarımlar ile buluşarak yeni bir estetik oluşturuyor. Müşterileri arasında yerel halktan uluslararası sanatçılara kadar geniş bir yelpaze var. Özenle hazırladığı el yapımı ürünler, hem estetiği hem de fonksiyonelliği ile dikkat çekiyor.
Yıldız, 42 yaşındaki oğlu Emre Yıldız’a ahşap işçiliğini öğretmek için yıllarca sabırla bekledi. Oğlunun zanaata olan ilgisini fark ettiğinde, onu eğitmeye karar verdi. İsmail Yıldız, "Oğlumun bu geleneği sürdürmesini istiyorum. Onun bu işe olan tutkusu beni çok mutlu ediyor," diyerek oğlu ile olan ilişkisini vurguluyor. Emre Yıldız, babasının bilgi ve deneyiminden faydalanarak, hem geleneksel yöntemleri öğreniyor hem de kendi modern dokunuşlarını bu sanata katıyor.
Oğul Yıldız, "Babamın yanında çalışmak, öğrendiklerimi uygulamak benim için en büyük avantaj. Onun bilgi ve becerisi, benim için bir hazine," sözleriyle babasına duyduğu saygıyı dile getiriyor. İkili, birlikte çalışarak hem kaliteli ürünler yaratıyor hem de bu geleneği yaşatmaya devam ediyorlar. Yıldız ailesi, özellikle mevcut zanaat uygulamalarının kaybolmaması için üzerine düşeni yapıyor. Bu süreçte, emeklerinin sadece kendi ailelerine değil, ülke genelinde hayat bulan bir geleneğe dönüşmesinin mutluluğunu yaşıyorlar.
İsmail Yıldız, kendi işini kurarak hem eşine hem de oğluna istihdam sağlama düşüncesinde. Ahşap işçiliği kadar, aileyi bir arada tutacak bir iş fikri yaratmanın da önemini vurgulayan Yıldız, "Bu işin sadece para kazanmak değil, aile değerlerini yaşatmak ve kuşaklar boyunca sürdürmektir," diyor.
Sonuç olarak İsmail Yıldız’ın 66 yıllık zanaat serüveni, bir ailenin kültürel mirasını koruma çabasını ve ahşap ustalığının inceliklerini genç nesillere aktarma arzusunu temsil ediyor. Zanaatın geleceği için umut taşıyan bu hikaye, aynı zamanda insanların birbirlerine olan bağı güçlendiren geleneklerin ve değerlerin önemini de bir kez daha gözler önüne seriyor. İsmail Yıldız ve Emre Yıldız, sadece ahşapla değil, aynı zamanda kalpleriyle de bu mesleği sürdürüyor.